ANKARA - İstanbul polisi ve Metris Özel Tip Cezaevi’nde görev yapan gardiyan ve jandarmaların, tutuklanan dört gence işkence yaptığı öne sürüldü. Tahta coplarla dövüldüğü iddia edilen Engin Çeber, Şişli Etfal Hastanesi Yoğun Bakım Servisi’nde yaşam savaşı veriyor.
Geçen yıl İstanbul’da Tekstil işçisi 17 yaşındaki Ferhat Gerçek, Yenibosna Zafer Mahallesi’nde bayilerde serbestçe satılan ‘Yürüyüş’ adlı haftalık sol bir dergiyi satarken polisler tarafından vurudu. Gerçek felç oldu.
Gerçek’in arkadaşları 28 Eylül 2008 günü, arkadaşlarının felçli kalması nedeniyle olayı bir kez daha protesto etti ve Gerçek gibi Yürüyüş dergisi dağıtmak istedi. Ancak polisin tutumu farklı olmadı. Polis, önce 15 kişilik grubun önünü kesti ve Özgür Karakaya, Engin Çeber adlı gençler “aranıyor” denilerek gözaltına alınmak istendi. Grup direnince, Aysu Baykal ve Cihan Gün adlı gençler de ‘polise mukavemet’ suçlamasıyla gözaltına alındı. İddialara göre İstinye Polis Merkezi’ne götürülen gençler, polisler tarafından dövüldü. Gençlerin maruz kaldığı şiddet, İstinye Devlet Hastanesi’nde alınan raporlarla da belgelendi.
Hastane raporları üzerine sanık avukatlarından Oya Aslan, Sarıyer Savcılığı’na olay günü İstinye Polis Merkezi’nde görevli polisler hakkında ‘Görevi kötüye kullanma, işkence ve zalimane, insanlık dışı, muamele’ suçlamasıyla suç duyurusunda bulundu. Aslan, müvekillerinin birinin oturamaz, birinin de yürüyemez hale nasıl geldiğini belirterek polislerin ise “kendilerini yerden yer attılar. Kafalarını duvara çarptılar” dediğini aktardı. Aslan, şöyle devam etti: “Sağlık durumları karşısında derhal bir soruşturma başlatması gereken savcılık makamı müvekkillerim ‘şikâyetçiyim’ dediği halde bir soruşturma başlatmamıştır.”
Tutuklanan dört genç Metris Özel Tip Cezaevi’ne konuldu. Müvekillerini dün ziyaret etmek için cezaevine giden avukat Aslan, Özgür Karakaya ve Cihan Gün ile görüştü. Aslan’ın, Engin Çeber’i görüşmek istemesi üzerine acı gerçek ortaya çıktı. Avukat Aslan şunları aktardı: “Özgür Karakaya ile görüştüm. Özgür’ün beyanına göre, önce jandarma tarafından Metris Özel Tip Cezaevi’ne giriş esnasında ardından, Karantina koğuşuna alınmadan önce tahta coplarla gelişigüzel dövüldüklerini, bu işlemin dört defa beşer dakikalık aralıklarla sürdüğünü, işkence gördüğünü, yüzüne ve kafatasına darp aldığını söyledi. Akşam yine kovalarca su dökülüp, yine tahta sopalarla dövüldüklerini belirtti. Engin Çeber’le görüşmek istedik. Hastaneye kaldırıldığını söyledikten sonra ‘Öldü’ dediler. Ancak daha sonra tekrar hastanede olduğunu anlattılar. Hastaneye gittiğimizde Engin’in yoğun bakımda ve hayati tehlikesi olduğunu gördük.”
Kaynak: Radikal
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder